30 Mayıs 2015 Cumartesi

Kalemiyle Yüreği Arasında Muallakta Kalan Bir Şair

Sen delisin dedi güneş. Bana söylediklerini kaleme akıt. Hayır dedi şair ,bunu yapamam.
Sen şairsin dedi güneş, yüreğinin verdiğini kaleme söyletmek senin işin, hadi yaz!

Şair muallakta. Neticesinde o sadece kalemin söyledikleriyle bir 'şair'. Yüreğini kalemine hiç akıtmamış ki!

Şair beni dinle, yüreğini kalemine tam anlamıyla açmaman,  yazdıklarının senden bağımsız olduğunu göstermiyor. Hayır, tersine yazdıkların sana sıkıcasına bağlı. Bırak bu ayakları şair! Yüreğimi açsam kalem kırılır diyeceksin az sonra, bırak. Göğe bak,maviye, deli kargaya, gülen çiçeğe, bana bak şair konuşan güneşe! Yaz şair, bunları yaz, benle konuştuklarını yaz!  Yüreğin burda şair ve kalemin orda. Al ve yaz, bütün yüreğinle.
Posted on 08:56 | Categories:

25 Mayıs 2015 Pazartesi

Düş

Göğün açık mavisinde koyu bir düş.
Düşme!

'bir adam,
ellerinde karanfil
uçarak gidiyor,
kadına.
gülüşü kırmızı olana.

süzülüyor pencereden adam boşluğa.
içerisi boş ve de loş.
masanın üstünde  sürahi,
suyun şırıltısı mutfakta
adam hayret içinde
karanfiller sürahide.

adam gediğinden beri kanepede

koyu bir düş.
adam sesleniyor;
 -karanfil!

karanfil 'düş' diyor,
göğün açık mavisinde koyu bir düş.